أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Türkçe Deyim

emrine vermek

emrine vermek Deyim 2) yararlanması için ayırmak.

— Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü

İlgili Deyimler

Deyimin Geçtiği Ayet/Ayetler

14/İbrahim-32
اَللّٰهُ الَّذ۪ي خَلَقَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ وَاَنْزَلَ مِنَ السَّمَٓاءِ مَٓاءً فَاَخْرَجَ بِه۪ مِنَ الثَّمَرَاتِ رِزْقاً لَكُمْۚ وَسَخَّرَ لَكُمُ الْفُلْكَ لِتَجْرِيَ
Bu kelime "akıp gitmek " deyiminde vurgulanmış
فِي الْبَحْرِ بِاَمْرِه۪ۚ وَسَخَّرَ لَكُمُ الْاَنْهَارَۚ

Allah, gökleri ve yeri yaratan ve gökten su indirip onunla size rızık olarak türlü ürünler çıkarandır. Ve onun emriyle gemileri, denizde akıp gitmesi için, emrinize verendir. Irmakları da emrinize verendir.

14/İbrahim-33
وَسَخَّرَ لَكُمُ الشَّمْسَ وَالْقَمَرَ دَٓائِبَيْنِۚ وَسَخَّرَ لَكُمُ الَّيْلَ وَالنَّهَارَۚ

Düzenli seyreden güneşi ve ayı, emrinize verdi; geceyi ve gündüzü de emrinize verdi.

16/Nahıl-12
وَسَخَّرَ لَكُمُ الَّيْلَ وَالنَّهَارَۙ وَالشَّمْسَ وَالْقَمَرَۜ وَالنُّجُومُ مُسَخَّرَاتٌ بِاَمْرِه۪ۜ اِنَّ ف۪ي ذٰلِكَ لَاٰيَاتٍ لِقَوْمٍ يَعْقِلُونَۙ

O, geceyi, gündüzü, güneşi ve ayı sizin emrinize verdi. Yıldızlar da Allah'ın emri ile hareket ederler. Şüphesiz ki bunlarda aklını kullananlar için pek çok ayetler vardır.

16/Nahıl-14
وَهُوَ الَّذ۪ي سَخَّرَ الْبَحْرَ لِتَأْكُلُوا مِنْهُ لَحْماً طَرِياًّ وَتَسْتَخْرِجُوا مِنْهُ حِلْيَةً تَلْبَسُونَهَاۚ وَتَرَى الْفُلْكَ مَوَاخِرَ ف۪يهِ وَلِتَبْتَغُوا مِنْ فَضْلِه۪ وَلَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ

O, taze et yemeniz ve takınacağınız süs eşyası çıkarmanız için denizi sizin emrinize verendir. Gemilerin orada suyu yara yara gittiğini görürsün. (Bütün bunlar) Onun fazlından nasiplenmeniz ve şükretmeniz içindir.

38/Sad-18
اِنَّا سَخَّرْنَا الْجِبَالَ مَعَهُ يُسَبِّحْنَ بِالْعَشِيِّ وَالْاِشْرَاقِۙ

Doğrusu biz, dağları Dâvûd'un emrine vermiştik. Gece gündüz onunla birlikte Allah'ı anmaktadırlar.

38/Sad-36
فَسَخَّرْنَا لَهُ الرّ۪يحَ تَجْر۪ي
Bu kelime "akıp gitmek " deyiminde vurgulanmış
بِاَمْرِه۪ رُخَٓاءً حَيْثُ اَصَابَۙ

Bunun üzerine rüzgârı onun emrine verdik. Onun emri ile dilediği yere yumuşak bir esinti ile akıp gidiyordu.

45/Casiye-12
اَللّٰهُ الَّذ۪ي سَخَّرَ لَكُمُ الْبَحْرَ لِتَجْرِيَ
Bu kelime "akıp gitmek " deyiminde vurgulanmış
الْفُلْكُ ف۪يهِ بِاَمْرِه۪ وَلِتَبْتَغُوا مِنْ فَضْلِه۪ وَلَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَۚ

Allah; kendi emriyle gemiler akıp gitsin ve onun fazlından ararsınız diye denizi emrinize verdi. Umulur ki şükredersiniz.

45/Casiye-13
وَسَخَّرَ لَكُمْ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَمَا فِي الْاَرْضِ جَم۪يعاً مِنْهُۜ اِنَّ ف۪ي ذٰلِكَ لَاٰيَاتٍ لِقَوْمٍ يَتَفَكَّرُونَ

O, göklerde ve yerde ne varsa hepsini, kendi katından emrinize vermiştir. Elbette bunda düşünen bir toplum için ayetler vardır.

Bu sayfa yardımcı oldu mu?

Geri bildiriminiz için teşekkürler!
Güncelleme: 16.07.2025
Paylaş: