أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Türkçe Deyim

birbirine düşmek

birbirine düşmek Deyim araları açılmak, aralarında anlaşmazlık çıkmak.

— Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü

İlgili Deyimler

Deyimin Geçtiği Ayet/Ayetler

3/Aliimran-103
وَاعْتَصِمُوا بِحَبْلِ اللّٰهِ جَم۪يعاً وَلَا تَفَرَّقُواۖ وَاذْكُرُوا
Bu kelime "hatırına gelmek " deyiminde vurgulanmış
نِعْمَتَ اللّٰهِ عَلَيْكُمْ اِذْ كُنْتُمْ اَعْدَٓاءً فَاَلَّفَ
Bu kelime "peyda etmek " deyiminde vurgulanmış
بَيْنَ قُلُوبِكُمْ فَاَصْبَحْتُمْ بِنِعْمَتِه۪ٓ اِخْوَاناًۚ وَكُنْتُمْ عَلٰى شَفَا حُفْرَةٍ مِنَ النَّارِ فَاَنْقَذَكُمْ مِنْهَاۜ كَذٰلِكَ يُبَيِّنُ اللّٰهُ لَكُمْ اٰيَاتِه۪ لَعَلَّكُمْ تَهْتَدُونَ
Bu kelime "hidayete ermek" deyiminde vurgulanmış

Hep birlikte Allah'ın ipine sarılın ve birbirinize düşmeyin. Allah'ın size olan nimeti hatırınıza gelsin. Hani siz birbirinize düşmandınız. Allah, kalplerinizde (birbirinize karşı) ülfet peyda etti de onun nimetiyle kardeşler oldunuz. Bir ateş çukurunun kenarında idiniz, Allah sizi oradan kurtardı. Hidayete ermeniz için Allah size ayetlerini böyle bildiriyor.

42/Şûra-14
وَمَا تَفَرَّقُٓوا اِلَّا مِنْ بَعْدِ مَا جَٓاءَهُمُ الْعِلْمُ بَغْياً بَيْنَهُمْۜ وَلَوْلَا كَلِمَةٌ
Bu kelime "karar almak " deyiminde vurgulanmış
سَبَقَتْ
Bu kelime "karar almak " deyiminde vurgulanmış
مِنْ رَبِّكَ اِلٰٓى اَجَلٍ مُسَمًّى لَقُضِيَ
Bu kelime "karara bağlamak " deyiminde vurgulanmış
بَيْنَهُمْۜ وَاِنَّ الَّذ۪ينَ اُو۫رِثُوا الْكِتَابَ مِنْ بَعْدِهِمْ لَف۪ي شَكٍّ مِنْهُ مُر۪يبٍ
Bu kelime "kuşkuya düşmek " deyiminde vurgulanmış

Ve onlar, kendilerine doğru bilgi geldikten sonra çekememezlikten dolayı birbirine düştüler. Eğer Rabb'inden belirlenmiş bir ecele kadar, alınmış karar olmasaydı aralarındaki (konu) hemen karara bağlanırdı. Ve onlardan sonra Kitaba (Tevrat’a) varis olanlar, onun hakkında kuşkuya düşüren bir tereddüt içindedirler.

98/Beyyine-1
لَمْ يَكُنِ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا مِنْ اَهْلِ الْـكِتَابِ وَالْمُشْرِك۪ينَ مُنْفَكّ۪ينَ
Bu kelime "saf değiştirmek " deyiminde vurgulanmış
حَتّٰى تَأْتِيَهُمُ الْبَيِّنَةُۙ

Kitap ehlinden inkâr edenler ile Allah’a ortak koşanlar, kendilerine apaçık delil gelinceye kadar saf değiştirecek değillerdi.

98/Beyyine-2
رَسُولٌ مِنَ اللّٰهِ يَتْلُوا صُحُفاً مُطَهَّرَةًۙ

(Bu) Allah tarafından (gönderilen) tertemiz sahifeler okuyan bir elçi(dir).

98/Beyyine-3
ف۪يهَا كُتُبٌ قَيِّمَةٌۜ

Onda (sahifelerde) dosdoğru bilgiler vardır.

98/Beyyine-4
وَمَا تَفَرَّقَ الَّذ۪ينَ اُو۫تُوا الْـكِتَابَ اِلَّا مِنْ بَعْدِ مَا جَٓاءَتْهُمُ الْبَيِّنَةُۜ

Kitap verilmiş olanlar, kendilerine o açık kanıt geldikten sonra birbirine düştüler.

Bu sayfa yardımcı oldu mu?

Geri bildiriminiz için teşekkürler!
Güncelleme: 24.12.2025
Paylaş: