أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Türkçe Deyim

vadesi gelmek

vadesi gelmek Deyim 1) süresi dolmak, zamanı gelmek; 2) mec. ömrü sona ermek, eceli gelmek.

— Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü

İlgili Deyimler

Deyimin Geçtiği Ayet/Ayetler

13/Ra'd-2
اَللّٰهُ الَّذ۪ي رَفَعَ السَّمٰوَاتِ بِغَيْرِ عَمَدٍ تَرَوْنَهَا ثُمَّ اسْتَوٰى عَلَى الْعَرْشِ وَسَخَّرَ
Bu kelime "yararlı kılmak " deyiminde vurgulanmış
الشَّمْسَ وَالْقَمَرَۜ كُلٌّ يَجْر۪ي
Bu kelime "akıp gitmek " deyiminde vurgulanmış
لِاَجَلٍ مُسَمًّىۜ يُدَبِّرُ
Bu kelime "çekip çevirmek" deyiminde vurgulanmış
الْاَمْرَ يُفَصِّلُ الْاٰيَاتِ لَعَلَّكُمْ بِلِقَٓاءِ رَبِّكُمْ تُوقِنُونَ
Bu kelime "(bir şeye) kanaat getirmek " deyiminde vurgulanmış

Gökleri herhangi bir destek olmadan yükselten, sonra Arş üzerine istiva eden Allah'tır. Güneşi ve ayı da (sizin için) yararlı kılmıştır. Her biri vadesi gelene kadar akıp gider. İşleri çekip çeviren odur. Ve Rabb’inize kavuşacağınıza kesin kanaat getiresiniz diye ayetleri de ayrıntılı olarak açıklıyor.

14/İbrahim-10
قَالَتْ رُسُلُهُمْ اَفِي اللّٰهِ شَكٌّ فَاطِرِ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ يَدْعُوكُمْ
Bu kelime "davet etmek " deyiminde vurgulanmış
لِيَغْفِرَ لَكُمْ مِنْ ذُنُوبِكُمْ وَيُؤَخِّرَكُمْ اِلٰٓى اَجَلٍ مُسَمًّىۜ قَالُٓوا اِنْ اَنْتُمْ اِلَّا بَشَرٌ مِثْلُنَاۜ تُر۪يدُونَ اَنْ تَصُدُّونَا عَمَّا كَانَ يَعْبُدُ اٰبَٓاؤُ۬نَا فَأْتُونَا بِسُلْطَانٍ مُب۪ينٍ

Resulleri dedi: “Allah hakkında mı şüphe (ediyorsunuz)? O, gökleri ve yeri yaratandır. O, sizi, günahlarınızı bağışlamak için davet ediyor ve sizi vadeniz gelene kadar erteliyor.” Şöyle dediler: “Siz, benzerimiz olan birer beşerden başkası değilsiniz. Siz bizi, babalarımızın taptıklarından çevirip-engellemek istiyorsunuz. Öyleyse bize apaçık bir delil getirin.”

31/Lokman-29
اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُولِجُ الَّيْلَ فِي النَّهَارِ وَيُولِجُ النَّهَارَ فِي الَّيْلِ وَسَخَّرَ
Bu kelime "yararlı kılmak " deyiminde vurgulanmış
الشَّمْسَ وَالْقَمَرَۘ كُلٌّ يَجْر۪ٓي
Bu kelime "akıp gitmek " deyiminde vurgulanmış
اِلٰٓى اَجَلٍ مُسَمًّى وَاَنَّ اللّٰهَ بِمَا تَعْمَلُونَ خَب۪يرٌ
Bu kelime "haberi olmak " deyiminde vurgulanmış

Allah'ın geceyi gündüzün içine soktuğunu, gündüzü de gecenin içine soktuğunu, güneşi ve ayı (sizin için) yararlı kıldığını görmedin mi? Her biri vadesi gelene kadar akıp gider. Ve Allah, amellerinizden haberi olandır.

35/Fatır-13
يُولِجُ الَّيْلَ فِي النَّهَارِ وَيُولِجُ النَّهَارَ فِي الَّيْلِۙ وَسَخَّرَ
Bu kelime "yararlı kılmak " deyiminde vurgulanmış
الشَّمْسَ وَالْقَمَرَۘ كُلٌّ يَجْر۪ي
Bu kelime "akıp gitmek " deyiminde vurgulanmış
لِاَجَلٍ مُسَمًّىۜ ذٰلِكُمُ اللّٰهُ رَبُّكُمْ لَهُ الْمُلْكُۜ وَالَّذ۪ينَ تَدْعُونَ مِنْ دُونِه۪ مَا يَمْلِكُونَ مِنْ قِطْم۪يرٍۜ

O, gündüzü kısaltarak geceyi uzatır ve geceyi kısaltarak gündüzü uzatır. O, güneşi ve ayı da (sizin için) yararlı kılmıştır. Her biri vadesi gelene kadar akıp gider. İşte (bunların hepsini yapan) Rabb’iniz Allah'tır. Mülk onundur. Ondan başka yalvarıp durduklarınız ise bir hurma çekirdeğinin zarı kadar bile bir şeye sahip değillerdir.

39/Zümer-5
خَلَقَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ بِالْحَقِّۚ يُكَوِّرُ الَّيْلَ عَلَى النَّهَارِ وَيُكَوِّرُ النَّهَارَ عَلَى الَّيْلِ وَسَخَّرَ
Bu kelime "yararlı kılmak " deyiminde vurgulanmış
الشَّمْسَ وَالْقَمَرَۜ كُلٌّ يَجْر۪ي
Bu kelime "akıp gitmek " deyiminde vurgulanmış
لِاَجَلٍ مُسَمًّىۜ اَلَا هُوَ الْعَز۪يزُ الْغَفَّارُ

Gökleri ve yeri hak ile yarattı. Geceyi, gündüzün üzerine örter; gündüzü de gecenin üzerine örter. Güneşi ve ayı da (sizin için) yararlı kılmıştır. Her biri vadesi gelene kadar akıp gider. Dikkat et! O, azizdir ve çok bağışlayandır.

39/Zümer-42
اَللّٰهُ يَتَوَفَّى الْاَنْفُسَ ح۪ينَ مَوْتِهَا وَالَّت۪ي لَمْ تَمُتْ ف۪ي مَنَامِهَاۚ فَيُمْسِكُ الَّت۪ي قَضٰى عَلَيْهَا الْمَوْتَ وَيُرْسِلُ الْاُخْرٰٓى اِلٰٓى اَجَلٍ مُسَمًّىۜ اِنَّ ف۪ي ذٰلِكَ لَاٰيَاتٍ لِقَوْمٍ يَتَفَكَّرُونَ
Bu kelime "düşünüp (düşünmek) taşınmak " deyiminde vurgulanmış

Allah, ölümleri anında canları alır. Ölmeyenin de uykusunda. Böylece hakkında ölüm hükmü verdiklerini tutar diğerini ise vadesi gelene kadar salıverir. Kuşku yok ki bütün bunlarda düşünüp taşınan bir toplum için ayetler vardır.

71/Nuh-4
يَغْفِرْ لَـكُمْ مِنْ ذُنُوبِكُمْ وَيُؤَخِّرْكُمْ اِلٰٓى اَجَلٍ مُسَمًّىۜ اِنَّ اَجَلَ اللّٰهِ اِذَا جَٓاءَ لَا يُؤَخَّرُۢ لَوْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ

Allah, günahlarınızdan bir kısmını bağışlar, sizi de vadeniz gelene kadar erteler (yaşatır). Allah’ın tayin ettiği ecel geldiği zaman, artık ertelenmez. Keşke bilseydiniz!”

Bu sayfa yardımcı oldu mu?

Geri bildiriminiz için teşekkürler!
Güncelleme: 03.10.2025
Paylaş: