أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Türkçe Deyim

farkında olmak

farkında olmak Deyim görülmesi veya bilinmesi gereken şeylerden haberi bulunmak, kavranması gereken bir şeye dikkat etmek.

— Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü

İlgili Deyimler

Deyimin Geçtiği Ayet/Ayetler

2/Bakara-9
يُخَادِعُونَ اللّٰهَ وَالَّذ۪ينَ اٰمَنُواۚ وَمَا يَخْدَعُونَ اِلَّٓا اَنْفُسَهُمْ وَمَا يَشْعُرُونَۜ

Onlar güya Allah'a ve mü’minlere oyun eder. Hâlbuki onlar sadece kendilerine oyun ederler de bunun farkında olmazlar.

2/Bakara-12
اَلَٓا اِنَّهُمْ هُمُ الْمُفْسِدُونَ وَلٰكِنْ لَا يَشْعُرُونَ

Şunu bilin ki onlar fesat çıkaranların ta kendileridir lakin farkında olmazlar.

2/Bakara-154
وَلَا تَقُولُوا لِمَنْ يُقْتَلُ ف۪ي سَب۪يلِ اللّٰهِ اَمْوَاتٌۜ بَلْ اَحْيَٓاءٌ وَلٰكِنْ لَا تَشْعُرُونَ

Allah yolunda maktul düşenlere «ölüler» demeyin. Bilakis onlar diridirler fakat siz farkında olmazsınız.

3/Aliimran-69
وَدَّتْ طَٓائِفَةٌ مِنْ اَهْلِ الْكِتَابِ لَوْ يُضِلُّونَكُمْۜ وَمَا
Bu kelime "dalalete düşmek " deyiminde vurgulanmış
يُضِلُّونَ
Bu kelime "dalalete düşmek " deyiminde vurgulanmış
اِلَّٓا اَنْفُسَهُمْ وَمَا يَشْعُرُونَ

Kitap ehlinden bir topluluk sizi dalalete düşürmek istedi. Oysa onlar sadece kendilerini dalalete düşürürler de bunun farkında olmazlar.

6/Enam-26
وَهُمْ يَنْهَوْنَ عَنْهُ وَيَنْـَٔوْنَ عَنْهُۚ وَاِنْ يُهْلِكُونَ اِلَّٓا اَنْفُسَهُمْ وَمَا يَشْعُرُونَ

Onlar, hem insanları Peygamber'e yaklaşmaktan vazgeçirmeye çalışırlar hem de kendileri ondan uzaklaşırlar. Oysa onlar farkında olmadan ancak kendilerini helak ederler.

6/Enam-123
وَكَذٰلِكَ جَعَلْنَا ف۪ي كُلِّ قَرْيَةٍ اَكَابِرَ مُجْرِم۪يهَا لِيَمْكُرُوا
Bu kelime "dümen çevirmek " deyiminde vurgulanmış
ف۪يهَاۜ وَمَا يَمْكُرُونَ
Bu kelime "dümen çevirmek " deyiminde vurgulanmış
اِلَّا بِاَنْفُسِهِمْ وَمَا يَشْعُرُونَ

İşte böyle, her memlekette mücrimleri oranın ileri gelenleri yaptık ki oralarda dümen çevirsinler. Hâlbuki onlar, sadece kendi aleyhlerine dümen çevirirler de farkında olmazlar.

7/Araf-95
ثُمَّ بَدَّلْنَا مَكَانَ السَّيِّئَةِ الْحَسَنَةَ حَتّٰى عَفَوْا وَقَالُوا قَدْ مَسَّ اٰبَٓاءَنَا الضَّرَّٓاءُ وَالسَّرَّٓاءُ فَاَخَذْنَاهُمْ بَغْتَةً وَهُمْ لَا يَشْعُرُونَ

Sonra kötülüğü iyilikle değiştirmiştik de refah içinde yaşamışlardı. “Atalarımıza da elbette böyle sıkıntı ve sevinç (vesileleri) gelmişti.” demişlerdi. Biz de onları, hiç farkında olmadıkları bir şekilde ansızın yakalamıştık.

12/Yusuf-15
فَلَمَّا ذَهَبُوا بِه۪ وَاَجْمَعُٓوا اَنْ يَجْعَلُوهُ ف۪ي غَيَابَتِ الْجُبِّۚ وَاَوْحَيْنَٓا اِلَيْهِ لَتُنَبِّئَنَّهُمْ بِاَمْرِهِمْ هٰذَا وَهُمْ لَا يَشْعُرُونَ

Nihayet onu götürüp de kuyunun dibine atmaya hep birlikte karar verdikleri zaman, biz ona/Yusuf’a, “Ant olsun sen onların bu işlerini, hiç farkında olmadıkları bir sırada onlara haber vereceksin.” diye vahyettik.

49/Hucurat-2
يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا لَا تَرْفَعُٓوا اَصْوَاتَكُمْ فَوْقَ صَوْتِ النَّبِيِّ وَلَا تَجْهَرُوا لَهُ بِالْقَوْلِ كَجَهْرِ بَعْضِكُمْ لِبَعْضٍ اَنْ تَحْبَطَ
Bu kelime "boşa gitmek " deyiminde vurgulanmış
اَعْمَالُكُمْ وَاَنْتُمْ لَا تَشْعُرُونَ

Ey iman edenler! Sesinizi Nebi'nin sesinin üstüne yükseltmeyin. Birbirinizle yüksek perdeden konuştuğunuz gibi, onunla da yüksek perdeden konuşmayın. Yoksa siz farkında olmadan amelleriniz boşa gider.

Bu sayfa yardımcı oldu mu?

Geri bildiriminiz için teşekkürler!
Güncelleme: 17.07.2025
Paylaş: