أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Türkçe Deyim

karara varmak

karara varmak Deyim bir konuda anlaşmak, bir şeyi kararlaştırmak.

— Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü

İlgili Deyimler

Deyimin Geçtiği Ayet/Ayetler

10/Yunus-47
وَلِكُلِّ اُمَّةٍ رَسُولٌۚ فَاِذَا جَٓاءَ رَسُولُهُمْ قُضِيَ بَيْنَهُمْ بِالْقِسْطِ وَهُمْ لَا
Bu kelime "mağdur etmek " deyiminde vurgulanmış
يُظْلَمُونَ
Bu kelime "mağdur etmek " deyiminde vurgulanmış

Her ümmetin bir elçisi vardır. Elçileri geldiği zaman, aralarında “kıst” ile (adalet) karara varılır ve onlar asla mağdur edilmezler.

10/Yunus-54
وَلَوْ اَنَّ لِكُلِّ نَفْسٍ ظَلَمَتْ مَا فِي الْاَرْضِ لَافْتَدَتْ
Bu kelime "feda etmek " deyiminde vurgulanmış
بِه۪ۜ وَاَسَرُّوا النَّدَامَةَ
Bu kelime "nedamet duymak (getirmek) " deyiminde vurgulanmış
لَمَّا رَاَوُا الْعَذَابَۚ وَقُضِيَ بَيْنَهُمْ بِالْقِسْطِ وَهُمْ لَا
Bu kelime "mağdur etmek " deyiminde vurgulanmış
يُظْلَمُونَ
Bu kelime "mağdur etmek " deyiminde vurgulanmış

(O zaman) zulmeden herkes yeryüzündeki bütün servete sahip olsa (azaptan kurtulmak için) elbette onu feda eder. Ve azabı gördüklerinde, duydukları nedameti gizlerler. Aralarında “kıst” ile (adalet) karara varılır ve onlar, mağdur edilmezler.

10/Yunus-93
وَلَقَدْ بَوَّأْنَا بَن۪ٓي اِسْرَٓائ۪لَ مُبَوَّاَ صِدْقٍ وَرَزَقْنَاهُمْ مِنَ الطَّيِّبَاتِۚ فَمَا اخْتَلَفُوا
Bu kelime "ihtilafa düşmek " deyiminde vurgulanmış
حَتّٰى جَٓاءَهُمُ الْعِلْمُۜ اِنَّ رَبَّكَ يَقْض۪ي بَيْنَهُمْ يَوْمَ الْقِيٰمَةِ ف۪يمَا كَانُوا ف۪يهِ يَخْتَلِفُونَ
Bu kelime "ihtilafa düşmek " deyiminde vurgulanmış

Ant olsun biz İsrailoğullarını güzel bir yurda yerleştirdik ve onlara temiz nimetlerden rızık verdik. Kendilerine ilim gelinceye kadar ihtilafa düşmediler. Kesinlikle Rabb’in kıyamet günü, ihtilafa düştükleri hususlarda aralarında karara varacaktır.

33/Ahzap-36
وَمَا
Bu kelime "olur şey (iş) değil " deyiminde vurgulanmış
كَانَ
Bu kelime "olur şey (iş) değil " deyiminde vurgulanmış
لِمُؤْمِنٍ وَلَا مُؤْمِنَةٍ اِذَا قَضَى اللّٰهُ وَرَسُولُهُٓ اَمْراً اَنْ يَكُونَ لَهُمُ الْخِيَرَةُ
Bu kelime "ayrı seçi yapmak" deyiminde vurgulanmış
مِنْ اَمْرِهِمْۜ وَمَنْ يَعْصِ اللّٰهَ وَرَسُولَهُ فَقَدْ ضَلَّ ضَلَالاً مُب۪يناً

Allah ve Rasulü bir işte karara varmışlarsa inanmış erkek ve kadının o işle ilgili ayrı seçi yapması olur şey (iş) değil! Her kim Allah ve Resulüne karşı gelirse apaçık bir dalalete düşmüş olur.

39/Zümer-69
وَاَشْرَقَتِ الْاَرْضُ بِنُورِ رَبِّهَا وَوُضِعَ
Bu kelime "ortaya dökmek" deyiminde vurgulanmış
الْكِتَابُ وَج۪ٓيءَ بِالنَّبِيّ۪نَ وَالشُّهَدَٓاءِ وَقُضِيَ بَيْنَهُمْ بِالْحَقِّ وَهُمْ لَا
Bu kelime "mağdur etmek " deyiminde vurgulanmış
يُظْلَمُونَ
Bu kelime "mağdur etmek " deyiminde vurgulanmış

Yeryüzü Rabb’inin nuru ile aydınlanır, kitap ortaya dökülür. Nebiler ve şahitler getirilir ve aralarında hakkaniyetle karara varılır. Onlar, asla mağdur edilmezler.

40/Mü'min-20
وَاللّٰهُ يَقْض۪ي بِالْحَقِّۜ وَالَّذ۪ينَ يَدْعُونَ مِنْ دُونِه۪ لَا يَقْضُونَ بِشَيْءٍۜ اِنَّ اللّٰهَ هُوَ السَّم۪يعُ الْبَص۪يرُ۟

Allah, hak ile karara varır, onu bırakıp taptıkları ise hiçbir karara varamazlar. Kesinlikle Allah, hakkıyla işiten ve görendir.

40/Mü'min-78
وَلَقَدْ اَرْسَلْنَا رُسُلاً مِنْ قَبْلِكَ مِنْهُمْ مَنْ قَصَصْنَا عَلَيْكَ وَمِنْهُمْ مَنْ لَمْ نَقْصُصْ عَلَيْكَۜ وَمَا
Bu kelime "mümkün olmak " deyiminde vurgulanmış
كَانَ
Bu kelime "mümkün olmak " deyiminde vurgulanmış
لِرَسُولٍ اَنْ يَأْتِيَ بِاٰيَةٍ اِلَّا بِـاِذْنِ اللّٰهِۚ فَاِذَا جَٓاءَ اَمْرُ اللّٰهِ قُضِيَ بِالْحَقِّ وَخَسِرَ
Bu kelime "hüsrana uğramak " deyiminde vurgulanmış
هُنَالِكَ الْمُبْطِلُونَ۟
Bu kelime "hükümsüz kılmak " deyiminde vurgulanmış

Ant olsun senden önce de elçiler gönderdik. Onlardan bazılarını sana anlattık bazılarını ise anlatmadık. Allah'ın izni olmadan hiçbir elçinin bir ayet getirmesi mümkün olamaz! Allah'ın emri geldiğinde hak ile karara varılır ve işte burada, (hakkı) hükümsüz kılmaya çalışanlar hüsrana uğrarlar.

45/Casiye-17
وَاٰتَيْنَاهُمْ بَيِّنَاتٍ مِنَ الْاَمْرِۚ فَمَا اخْتَلَفُٓوا
Bu kelime "ihtilafa düşmek " deyiminde vurgulanmış
اِلَّا مِنْ بَعْدِ مَا جَٓاءَهُمُ الْعِلْمُۙ بَغْياً بَيْنَهُمْۜ اِنَّ رَبَّكَ يَقْض۪ي بَيْنَهُمْ يَوْمَ الْقِيٰمَةِ ف۪يمَا كَانُوا ف۪يهِ يَخْتَلِفُونَ
Bu kelime "ihtilafa düşmek " deyiminde vurgulanmış

Ve onlara bu emirden açık belgeler verdik. Ve onlar, kendilerine doğru bilgi geldikten sonra çekememezlikten dolayı aralarında ihtilafa düştüler. Kesinlikle Rabb’in kıyamet günü, ihtilafa düştükleri hususlarda aralarında karara varacaktır.

Bu sayfa yardımcı oldu mu?

Geri bildiriminiz için teşekkürler!
Güncelleme: 01.08.2025
Paylaş: