أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Türkçe Deyim

hata etmek (eylemek, işlemek)

hata etmek (eylemek, işlemek) Deyim yanlışlık yapmak, yanılgıya düşmek.

— Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü

İlgili Deyimler

Deyimin Geçtiği Ayet/Ayetler

2/Bakara-58
وَاِذْ قُلْنَا ادْخُلُوا هٰذِهِ الْقَرْيَةَ فَكُلُوا مِنْهَا حَيْثُ شِئْتُمْ رَغَداً وَادْخُلُوا الْبَابَ سُجَّداً وَقُولُوا حِطَّةٌ نَغْفِرْ لَكُمْ خَطَايَاكُمْۜ وَسَنَز۪يدُ الْمُحْسِن۪ينَ

Şöyle demiştik: “Şu şehre girin, orada istediğiniz yerde bol bol yiyin, yalnızca secde ederek kapısından girerken, 'Dileğimiz bağışlanmadır.' deyin; (biz de) işlediğiniz hatalarınızı bağışlayalım. İyilik edenlere ise daha fazlasını vereceğiz.”

2/Bakara-81
بَلٰى مَنْ كَسَبَ سَيِّئَةً وَاَحَاطَتْ
Bu kelime "ihata etmek " deyiminde vurgulanmış
بِه۪ خَط۪ٓيـَٔتُهُ فَاُو۬لٰٓئِكَ اَصْحَابُ النَّارِۚ هُمْ ف۪يهَا خَالِدُونَ

Hayır! Kim bir kötülük eder de işlediği hatası kendisini ihata ederse (çepeçevre kuşatırsa) işte o kimseler, cehennemliktir. Onlar orada devamlı kalırlar.

4/Nisa-112
وَمَنْ يَكْسِبْ خَط۪ٓيـَٔةً اَوْ اِثْماً
Bu kelime "günah işlemek " deyiminde vurgulanmış
ثُمَّ يَرْمِ بِه۪ بَر۪ٓيـٔاً فَقَدِ احْتَمَلَ بُهْتَـاناً وَاِثْماً
Bu kelime "günaha girmek " deyiminde vurgulanmış
مُب۪يناً۟

Kim bir hata ya da günah işler de sonra onu bir suçsuzun üstüne atarsa muhakkak ki o, büyük bir bühtan etmiş ve apaçık bir günaha girmiş olur.

7/Araf-161
وَاِذْ ق۪يلَ لَهُمُ اسْكُنُوا هٰذِهِ الْقَرْيَةَ وَكُلُوا مِنْهَا حَيْثُ شِئْتُمْ وَقُولُوا حِطَّةٌ وَادْخُلُوا الْبَابَ سُجَّداً نَغْفِرْ لَكُمْ خَط۪ٓيـَٔاتِكُمْۜ سَنَز۪يدُ الْمُحْسِن۪ينَ

Onlara şöyle denildi: “Şu şehri (Kudüs) yurt edinin. Ondan (nimetlerinden) dilediğiniz gibi yiyin. ‘Dileğimiz bağışlanmadır.' deyin ve kapıdan secde ederek girin ki işlediğiniz hatalarınızı bağışlayalım. İyilik edenlere ise daha fazlasını vereceğiz."

12/Yusuf-29
يُوسُفُ اَعْرِضْ عَنْ هٰذَا وَاسْتَغْفِر۪ي لِذَنْبِكِۚ اِنَّكِ كُنْتِ مِنَ الْخَاطِـ۪ٔينَ۟

“Ey Yusuf! Sen bundan (olanları söylemekten) vazgeç! (Ey kadın!) Sen de günahının affını dile! Çünkü sen hata edenlerden oldun.”

12/Yusuf-91
قَالُوا تَاللّٰهِ لَقَدْ اٰثَرَكَ اللّٰهُ عَلَيْنَا وَاِنْ كُنَّا لَخَاطِـ۪ٔينَ

Şöyle dediler: “Allah’a ant olsun ki sen, Allah için, gerçekten bizden önde geliyorsun. Biz ise hata etmişiz.”

12/Yusuf-97
قَالُوا يَٓا اَبَانَا اسْتَغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَٓا اِنَّا كُنَّا خَاطِـ۪ٔينَ

(Çocukları da) "Ey babamız! Bizim için günahlarımızın bağışlanmasını dile. Biz gerçekten hata edenler idik." dediler.

20/Taha-73
اِنَّٓا اٰمَنَّا بِرَبِّنَا لِيَغْفِرَ لَنَا خَطَايَانَا وَمَٓا اَكْرَهْتَنَا عَلَيْهِ مِنَ السِّحْرِۜ وَاللّٰهُ خَيْرٌ وَاَبْقٰى

“Şüphesiz ki biz; ettiğimiz hatalarımızı ve bize zor kullanarak yaptırdığın sihri bağışlaması için Rabb’imize inandık. Allah hayırlı olandır; (ödülü ve azabı) daha kalıcıdır.”

26/Şuara-51
اِنَّا نَطْمَعُ اَنْ يَغْفِرَ لَنَا رَبُّنَا خَطَايَانَٓا اَنْ كُنَّٓا اَوَّلَ الْمُؤْمِن۪ينَۜ۟

Biz, inananların öncüleri olduğumuz için Rabb’imizin ettiğimiz hatalarımızı bağışlayacağına umut besliyoruz.”

26/Şuara-82
وَالَّـذ۪ٓي اَطْمَعُ اَنْ يَغْفِرَ ل۪ي خَط۪ٓيـَٔت۪ي يَوْمَ الدّ۪ينِۜ

Ve din günü ettiğim hatalarımı bağışlayacağına umut beslediğim odur.

69/Hakka-9
وَجَٓاءَ فِرْعَوْنُ وَمَنْ قَبْلَهُ وَالْمُؤْتَفِكَاتُ
Bu kelime "hâk ile yeksan etmek (olmak) " deyiminde vurgulanmış
بِالْخَاطِئَةِۚ

Firavun, ondan öncekiler ve hâk ile yeksan olmuş şehirler de hep o hatayı işlediler.

69/Hakka-37
لَا يَأْكُلُهُٓ اِلَّا الْخَاطِؤُ۫نَ۟

'Bunu da hata işleyenlerden başkası yemez.'

Bu sayfa yardımcı oldu mu?

Geri bildiriminiz için teşekkürler!
Güncelleme: 23.07.2025
Paylaş: