أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Türkçe Deyim

kendine (herhangi bir şeye) ... süsü vermek

kendine (herhangi bir şeye) ... süsü vermek Deyim Gerçeğe aykırı olarak kendisinde veya herhangi bir şeyde üstün bir nitelik ve değer varmış gibi göstermek.

— Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü

Deyimin Geçtiği Ayet/Ayetler

6/Enam-43
فَلَوْلَٓا اِذْ جَٓاءَهُمْ بَأْسُنَا تَضَرَّعُوا وَلٰكِنْ قَسَتْ قُلُوبُهُمْ وَزَيَّنَ لَهُمُ الشَّيْطَانُ مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ

Kendilerine bir darlık geldiği zaman hiç olmazsa tazarruda bulunsalardı! Fakat “kalpleri kaskatı kesildi” ve şeytan da onların amellerine “çok değerliymiş” süsü verdi.

8/Enfal-48
وَاِذْ زَيَّنَ لَهُمُ الشَّيْطَانُ اَعْمَالَهُمْ وَقَالَ لَا
Bu kelime "galip gelmek " deyiminde vurgulanmış
غَالِبَ
Bu kelime "galip gelmek " deyiminde vurgulanmış
لَكُمُ الْيَوْمَ مِنَ النَّاسِ وَاِنّ۪ي جَارٌ لَكُمْۚ فَلَمَّا تَرَٓاءَتِ الْفِئَتَانِ نَكَصَ
Bu kelime "çark etmek " deyiminde vurgulanmış
عَلٰى
Bu kelime "çark etmek " deyiminde vurgulanmış
عَقِبَيْهِ
Bu kelime "çark etmek " deyiminde vurgulanmış
وَقَالَ اِنّ۪ي بَر۪ٓيءٌ مِنْكُمْ اِنّ۪ٓي اَرٰى مَا لَا تَرَوْنَ اِنّ۪ٓي اَخَافُ اللّٰهَۜ وَاللّٰهُ شَد۪يدُ الْعِقَابِ۟

Şeytan onların amellerine “çok değerliymiş” süsü vermiş ve "Bugün insanlar içinde size galip gelecek yoktur, ben de sizin yanınızdayım." demişti. İki grup yüz yüze geldiğinde ise çark edip "Ben sizden uzağım, ben sizin göremediğinizi görüyorum; ben Allah'tan korkuyorum. Allah, azabı çetin olandır." der.

15/Hicir-39
قَالَ رَبِّ بِمَٓا اَغْوَيْتَن۪ي لَاُزَيِّنَنَّ لَهُمْ فِي الْاَرْضِ وَلَاُغْوِيَنَّهُمْ اَجْمَع۪ينَۙ

Dedi ki "Rabbim! Ant olsun beni saptırdığın için yeryüzünde onların (kötülüklerine) “çok değerliymiş” süsü vereceğim ve onların tümünü muhakkak saptıracağım.

27/Nemil-4
اِنَّ الَّذ۪ينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِالْاٰخِرَةِ زَيَّنَّا لَهُمْ اَعْمَالَهُمْ فَهُمْ يَعْمَهُونَۜ
Bu kelime "dolanıp durmak " deyiminde vurgulanmış

Kuşkusuz ki biz, ahirete inanmayanların amellerine, “çok değerliymiş” süsü verdik; o yüzden “şaşkın şaşkın dolanıp dururlar.”*

41/Fussilet-25
وَقَيَّضْنَا
Bu kelime "(bir şeyi birinin) başına sarmak" deyiminde vurgulanmış
لَهُمْ
Bu kelime "(bir şeyi birinin) başına sarmak" deyiminde vurgulanmış
قُرَنَٓاءَ فَزَيَّنُوا لَهُمْ مَا بَيْنَ اَيْد۪يهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْ وَحَقَّ عَلَيْهِمُ الْقَوْلُ ف۪ٓي اُمَمٍ قَدْ
Bu kelime "gelip geçmek" deyiminde vurgulanmış
خَلَتْ
Bu kelime "gelip geçmek" deyiminde vurgulanmış
مِنْ قَبْلِهِمْ مِنَ الْجِنِّ وَالْاِنْسِۚ اِنَّهُمْ كَانُوا خَاسِر۪ينَ۟
Bu kelime "hüsrana uğramak " deyiminde vurgulanmış

Biz onların başına birtakım yoldaşlar sardık da bunlar, onların geçmişlerine ve geleceklerine (yaptıklarına ve yapacaklarına) “çok değerliymiş” süsü verdiler. Kendilerinden önce gelip geçmiş olan cinler ve insanlar için (uygulanan) azap onlara da gerekli olmuştur. Kuşkusuz ki onlar hüsrana uğrayanlardır.

Bu sayfa yardımcı oldu mu?

Geri bildiriminiz için teşekkürler!
Güncelleme: 29.06.2025
Paylaş: