أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Türkçe Deyim

yemin billah etmek

yemin billah etmek Deyim hlk. Tanrı adını anarak ant içmek.

— Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü

İlgili Deyimler

Deyimin Geçtiği Ayet/Ayetler

5/Maide-53
وَيَقُولُ الَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا اَهٰٓؤُ۬لَٓاءِ الَّذ۪ينَ اَقْسَمُوا بِاللّٰهِ جَهْدَ اَيْمَانِهِمْۙ اِنَّهُمْ لَمَعَكُمْۜ حَبِطَتْ
Bu kelime "boşa gitmek " deyiminde vurgulanmış
اَعْمَالُهُمْ فَاَصْبَحُوا خَاسِر۪ينَ
Bu kelime "hüsrana uğramak " deyiminde vurgulanmış

(O zaman) iman edenler "Bunlar mıdır sizinle beraber olduklarına bütün güçleriyle yemin billah edenler?" diyeceklerdir. Onların bütün amelleri boşa gitmiştir de hüsrana uğrayanlardan olmuşlardır.

5/Maide-106
يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا شَهَادَةُ بَيْنِكُمْ اِذَا
Bu kelime "vakti gelmek " deyiminde vurgulanmış
حَضَرَ
Bu kelime "vakti gelmek " deyiminde vurgulanmış
اَحَدَكُمُ
Bu kelime "vakti gelmek " deyiminde vurgulanmış
الْمَوْتُ
Bu kelime "vakti gelmek " deyiminde vurgulanmış
ح۪ينَ الْوَصِيَّةِ اثْنَانِ ذَوَا عَدْلٍ مِنْكُمْ اَوْ اٰخَرَانِ مِنْ غَيْرِكُمْ اِنْ اَنْتُمْ ضَرَبْتُمْ فِي الْاَرْضِ فَاَصَابَتْكُمْ
Bu kelime "(birinin) başına gelmek " deyiminde vurgulanmış
مُص۪يبَةُ
Bu kelime "(birinin) başına gelmek " deyiminde vurgulanmış
الْمَوْتِۜ تَحْبِسُونَهُمَا مِنْ بَعْدِ الصَّلٰوةِ فَيُقْسِمَانِ بِاللّٰهِ اِنِ
Bu kelime "kuşku beslemek (duymak) " deyiminde vurgulanmış
ارْتَبْتُمْ
Bu kelime "kuşku beslemek (duymak) " deyiminde vurgulanmış
لَا نَشْتَر۪ي بِه۪ ثَمَناً وَلَوْ كَانَ ذَا قُرْبٰىۙ وَلَا نَكْتُمُ شَهَادَةَ اللّٰهِ اِنَّٓا اِذاً لَمِنَ الْاٰثِم۪ينَ

Ey iman edenler, Birinize ölüm vakti geldiğinde (bu kişinin) vasiyetiyle ilgili şahitlik etmesi için aranızdan adaletli iki kişi (belirleyin.) Veya yolculuk yaparken (böyle bir) ölüm musibeti başınıza gelmişse sizden olmayan iki kişiyi (şahit tutun.) Şayet kuşku duyarsanız namazdan sonra onlar da (size) “Akraba dahi olsa onu (yeminimizi) hiç bir değere değiştirmeyeceğiz ve Allah'ın şahitliğini gizlemeyeceğiz; Aksi hâlde elbette günahkârlardan oluruz.” diye yemin billah etsinler.

5/Maide-107
فَاِنْ عُثِرَ عَلٰٓى اَنَّهُمَا اسْتَحَقَّٓا
Bu kelime "hak etmek " deyiminde vurgulanmış
اِثْماً فَاٰخَرَانِ يَقُومَانِ
Bu kelime "yerine geçmek " deyiminde vurgulanmış
مَقَامَهُمَا
Bu kelime "yerine geçmek " deyiminde vurgulanmış
مِنَ الَّذ۪ينَ اسْتَحَقَّ
Bu kelime "haksızlığa uğramak" deyiminde vurgulanmış
عَلَيْهِمُ الْاَوْلَيَانِ فَيُقْسِمَانِ بِاللّٰهِ لَشَهَادَتُـنَٓا اَحَقُّ مِنْ شَهَادَتِهِمَا وَمَا
Bu kelime "haddini aşmak " deyiminde vurgulanmış
اعْتَدَيْنَاۘ
Bu kelime "haddini aşmak " deyiminde vurgulanmış
اِنَّٓا اِذاً لَمِنَ الظَّالِم۪ينَ

Eğer o ikisi aleyhinde kesin olarak günahı hak ettiklerine ilişkin bilgi sahibi olunursa bu durumda haksızlığa uğrayanlardan iki kişi -ki bunlar, (şahitlik etmeye) daha layıktır- öbürlerinin yerine geçerler ve “Bizim şehadetimiz o ikisinin şehadetinden kuşkusuz daha doğrudur, biz haddimizi aşmadık yoksa gerçekten zalimlerden oluruz.” diye yemin billah ederler.

6/Enam-109
وَاَقْسَمُوا بِاللّٰهِ جَهْدَ اَيْمَانِهِمْ لَئِنْ جَٓاءَتْهُمْ اٰيَةٌ لَيُؤْمِنُنَّ بِهَاۜ قُلْ اِنَّمَا الْاٰيَاتُ عِنْدَ اللّٰهِ وَمَا يُشْعِرُكُمْۙ اَنَّـهَٓا اِذَا جَٓاءَتْ لَا يُؤْمِنُونَ

Kendilerine bir mucize gelirse ona mutlaka inanacaklarına dair kuvvetli bir şekilde yemin billah ettiler. De ki “Mucizeler ancak Allah katındandır. Ama mucize geldiğinde de inanmayacaklarının farkında mısınız?”

16/Nahıl-38
وَاَقْسَمُوا بِاللّٰهِ جَهْدَ اَيْمَانِهِمْۙ لَا يَبْعَثُ اللّٰهُ مَنْ يَمُوتُۜ بَلٰى وَعْداً عَلَيْهِ حَقاًّ وَلٰكِنَّ اَكْثَرَ النَّاسِ لَا يَعْلَمُونَۙ

Onlar “Allah ölen bir kimseyi diriltmez.” diye olanca güçleriyle yemin billah ettiler. Aksine, bu onun bizzat kendisine karşı gerçek bir vaadidir. Fakat insanların çoğu bilmez.

24/Nur-53
وَاَقْسَمُوا بِاللّٰهِ جَهْدَ اَيْمَانِهِمْ لَئِنْ اَمَرْتَهُمْ لَيَخْرُجُنَّۜ قُلْ لَا تُقْسِمُواۚ طَاعَةٌ مَعْرُوفَةٌۜ اِنَّ اللّٰهَ خَب۪يرٌ بِمَا تَعْمَلُونَ

(Münafıklar), sen hakikaten kendilerine emrettiğin takdirde mutlaka (savaşa) çıkacaklarına dair, olanca güçleriyle yemin billah ettiler. De ki “Yemin etmeyin. İtaatiniz maruftur! Bilin ki Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.”

27/Nemil-49
قَالُوا تَقَاسَمُوا بِاللّٰهِ لَنُبَيِّتَنَّهُ
Bu kelime "baskın vermek" deyiminde vurgulanmış
وَاَهْلَهُ ثُمَّ لَنَقُولَنَّ لِوَلِيِّه۪ مَا شَهِدْنَا مَهْلِكَ
Bu kelime "helak olmak " deyiminde vurgulanmış
اَهْلِه۪ وَاِنَّا لَصَادِقُونَ

Onlar “Ona (Salih as.) ve ailesine gece baskın verelim, velisine de yemin billah edelim, ailenin helak olduğunu görmedik, biz doğru şahitleriz, diyelim.” dediler.

35/Fatır-42
وَاَقْسَمُوا بِاللّٰهِ جَهْدَ اَيْمَانِهِمْ لَئِنْ جَٓاءَهُمْ نَذ۪يرٌ لَيَكُونُنَّ اَهْدٰى مِنْ اِحْدَى الْاُمَمِۚ فَلَمَّا جَٓاءَهُمْ نَذ۪يرٌ مَا زَادَهُمْ اِلَّا نُفُوراًۙ

Kendilerine bir uyarıcı (peygamber) gelirse herhangi bir milletten daha çok doğru yolda olacaklarına dair bütün güçleriyle yemin billah etmişlerdi. Fakat onlara uyarıcı (Muhammed) gelince, bu, onların haktan uzaklaşmalarından başka bir şeyi arttırmadı.

Bu sayfa yardımcı oldu mu?

Geri bildiriminiz için teşekkürler!
Güncelleme: 05.07.2025
Paylaş: