أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Türkçe Deyim

yalan atmak (kıvırmak)

yalan atmak (kıvırmak) Deyim yalan söylemek.

— Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü

İlgili Deyimler

Deyimin Geçtiği Ayet/Ayetler

3/Aliimran-78
وَاِنَّ مِنْهُمْ لَفَر۪يقاً يَلْوُ۫نَ
Bu kelime "(bir şeyi) ağzında gevelemek " deyiminde vurgulanmış
اَلْسِنَتَهُمْ بِالْكِتَابِ لِتَحْسَبُوهُ مِنَ الْكِتَابِ وَمَا هُوَ مِنَ الْكِتَابِۚ وَيَقُولُونَ هُوَ مِنْ عِنْدِ اللّٰهِ وَمَا هُوَ مِنْ عِنْدِ اللّٰهِۚ وَيَقُولُونَ عَلَى اللّٰهِ الْكَذِبَ وَهُمْ يَعْلَمُونَ

Ehlikitaptan bir gurup, okuduklarını kitaptan sanasınız diye kitabı okurken sözleri ağızlarında geveleyip dururlar. Halbuki okudukları Kitap'tan değildir. Söyledikleri Allah katından olmadığı hâlde, “Bu Allah katındandır.” derler. Onlar bile bile Allah'a karşı yalan kıvırıyorlar.

4/Nisa-50
اُنْظُرْ كَيْفَ يَفْتَرُونَ
Bu kelime "iftira atmak " deyiminde vurgulanmış
عَلَى اللّٰهِ الْكَذِبَۜ وَكَفٰى
Bu kelime "kâfi gelmek " deyiminde vurgulanmış
بِه۪ٓ اِثْماً
Bu kelime "günaha girmek " deyiminde vurgulanmış
مُب۪يناً۟

Bak, nasıl da Allah hakkında iftira ve yalan atıyorlar; apaçık bir günaha girmiş olmak için bu (onlara) kâfi gelir!

5/Maide-103
مَا
Bu kelime "hoş görmek (karşılamak)" deyiminde vurgulanmış
جَعَلَ
Bu kelime "hoş görmek (karşılamak)" deyiminde vurgulanmış
اللّٰهُ مِنْ بَح۪يرَةٍ وَلَا سَٓائِبَةٍ وَلَا وَص۪يلَةٍ وَلَا حَامٍۙ وَلٰكِنَّ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا يَفْتَرُونَ
Bu kelime "iftira atmak " deyiminde vurgulanmış
عَلَى اللّٰهِ الْكَذِبَۜ وَاَكْثَرُهُمْ لَا
Bu kelime "aklını kullanmak " deyiminde vurgulanmış
يَعْقِلُونَ
Bu kelime "aklını kullanmak " deyiminde vurgulanmış

Allah, kulağı yarılıp salıverilen (Bahira), putlara adanan (Saibe), erkek-dişi ikizler doğuran (Vasîle) ve on defa yavru yapmasından dolayı sırtına yük vurulmayan (Ham) hayvanlarla ilgili uygulamaların hiçbirini hoş görmemiştir. Ancak kâfirler Allah hakkında iftira ve yalan atıyorlar. Onların çoğu aklını kullanmaz.

6/Enam-24
اُنْظُرْ كَيْفَ كَذَبُوا عَلٰٓى اَنْفُسِهِمْ وَضَلَّ
Bu kelime "(biri veya bir şey) ortadan kaybolmak" deyiminde vurgulanmış
عَنْهُمْ مَا كَانُوا يَفْتَرُونَ

Kendi aleyhlerine nasıl yalan kıvırdılar, bir bak! Ve uydurdukları da ortadan kaybolmuştur

11/Hud-18
وَمَنْ اَظْلَمُ مِمَّنِ افْتَرٰى
Bu kelime "iftira atmak " deyiminde vurgulanmış
عَلَى اللّٰهِ كَذِباًۜ اُو۬لٰٓئِكَ يُعْرَضُونَ عَلٰى رَبِّهِمْ وَيَقُولُ الْاَشْهَادُ هٰٓؤُ۬لَٓاءِ الَّذ۪ينَ كَذَبُوا عَلٰى رَبِّهِمْۚ اَلَا لَعْنَةُ اللّٰهِ عَلَى الظَّالِم۪ينَۙ

Yalan (sözler) ile Allah'a iftira atandan daha zalim olan kimdir? Onlar (kıyamet gününde)  Rablerine arz edilecekler, şahitler de “İşte bunlar Rableri hakkında yalan kıvıranlardır.” diyecekler. Bilin ki Allah'ın laneti zalimlerin üzerinedir!

11/Hud-93
وَيَا قَوْمِ اعْمَلُوا
Bu kelime "elinden geleni ardına (arkasına) koymamak " deyiminde vurgulanmış
عَلٰى
Bu kelime "elinden geleni ardına (arkasına) koymamak " deyiminde vurgulanmış
مَكَانَتِكُمْ
Bu kelime "elinden geleni ardına (arkasına) koymamak " deyiminde vurgulanmış
اِنّ۪ي عَامِلٌۜ سَوْفَ تَعْلَمُونَۙ مَنْ يَأْت۪يهِ عَذَابٌ يُخْز۪يهِ
Bu kelime "(birini) rezil etmek" deyiminde vurgulanmış
وَمَنْ هُوَ كَاذِبٌۜ وَارْتَقِبُٓوا اِنّ۪ي مَعَكُمْ رَق۪يبٌ

(Şuayb as.) “Ey kavmim! Elinizden geleni ardınıza koymayın! Ben de yaparım! Yakında öğreneceksiniz: Rezil edici azabın kime geleceğini ve yalan atanın kim olduğunu… Bekleyin! Ben de sizinle beraber beklemekteyim.”

16/Nahıl-116
وَلَا تَقُولُوا لِمَا تَصِفُ اَلْسِنَتُكُمُ الْكَذِبَ هٰذَا حَلَالٌ وَهٰذَا حَرَامٌ لِتَفْتَرُوا
Bu kelime "iftira atmak " deyiminde vurgulanmış
عَلَى اللّٰهِ الْكَذِبَۜ اِنَّ الَّذ۪ينَ يَفْتَرُونَ
Bu kelime "iftira atmak " deyiminde vurgulanmış
عَلَى اللّٰهِ الْكَذِبَ لَا
Bu kelime "iflah olmamak " deyiminde vurgulanmış
يُفْلِحُونَۜ
Bu kelime "iflah olmamak " deyiminde vurgulanmış

Dillerinizin kıvırdığı yalana dayanarak “Bu helaldir, şu da haramdır.” demeyin çünkü Allah'a, yalan (sözler) ile iftira atmış oluyorsunuz. Kuşku yok ki Allah'a, yalan (sözler) ile iftira atmış olanlar, iflah olmazlar.

39/Zümer-60
وَيَوْمَ الْقِيٰمَةِ تَرَى الَّذ۪ينَ كَذَبُوا عَلَى اللّٰهِ وُجُوهُهُمْ مُسْوَدَّةٌۜ
Bu kelime "mosmor kesilmek (olmak)" deyiminde vurgulanmış
اَلَيْسَ ف۪ي جَهَنَّمَ مَثْوًى لِلْمُتَكَبِّر۪ينَ

Allah hakkında yalan kıvıranların kıyamet gününde yüzlerinin mosmor kesildiğini görürsün. Kibirlenenlerin kalacağı yer cehennemde değil midir?

54/Kamer-6
فَتَوَلَّ
Bu kelime "yüz çevirmek" deyiminde vurgulanmış
عَنْهُمْۢ يَوْمَ يَدْعُ الدَّاعِ اِلٰى شَيْءٍ نُكُرٍۙ

O hâlde onlardan yüz çevir. O gün çağırıcı onları hiç hoşlanmayacakları şeye çağıracak.

54/Kamer-7
خُشَّعاً
Bu kelime "korkuya kesmek " deyiminde vurgulanmış
اَبْصَارُهُمْ
Bu kelime "korkuya kesmek " deyiminde vurgulanmış
يَخْرُجُونَ مِنَ الْاَجْدَاثِ كَاَنَّهُمْ جَرَادٌ مُنْتَشِرٌۙ

(Onlar,) gözler korkuya kesmiş olarak yerlerinden çıkarlar. Etrafa saçılmış çekirgeler gibidirler.

54/Kamer-8
مُهْطِع۪ينَ اِلَى الدَّاعِۜ يَقُولُ الْـكَافِرُونَ هٰذَا يَوْمٌ عَسِرٌ

İnkârcılar, çağrıcıya doğru koşarlarken “Bu ne çetin bir gündür!” diyecekler.

54/Kamer-9
كَذَّبَتْ قَبْلَهُمْ قَوْمُ نُوحٍ فَـكَذَّبُوا عَبْدَنَا وَقَالُوا مَجْنُونٌ وَازْدُجِرَ

Onlardan önce Nuh kavmi de yalan kıvırıp ve kulumuzu (Nuh) yalancılıkla suçlayıp; ‘‘O delinin biridir.'' diyerek onun mesajını her yönden engellemişlerdi.

Bu sayfa yardımcı oldu mu?

Geri bildiriminiz için teşekkürler!
Güncelleme: 16.09.2025
Paylaş: