sınır çekmek (çizmek)
sınır çekmek (çizmek) Deyim 1) sınırını belirtmek.
İlgili Deyimler
Deyimin Geçtiği Ayet/Ayetler
Onlar, ayakta, otururken, yanları üzerinde (her vakit) Allah'ı hatırlarına getirirler; göklerin ve yerin yaratılışı üzerine tefekküre dalarlar (ve şöyle derler:) Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın. Sen, kudret ve yüceliğine sınır çekilemeyensin. Bizi ateşin azabından koru!
Musa, belirlediğimiz yere (Tur’a) gelip Rabb’i de onunla konuşunca “Rabb’im! Bana (kendini) göster, sana bakayım.” dedi. Allah da “Beni katiyen göremezsin. Fakat (şu) dağa bak, eğer o yerinde çakılı kalırsa sen de beni görebilirsin.” dedi. Rabb’i, dağa tecelli edince onu darmadağın ediverdi. Musa da baygınlık geçirdi. Kendine gelince “Sen, kudret ve yüceliğine sınır çekilemeyensin. Allah’ım! Sana tövbe ettim. Ben inananların ilkiyim.” dedi.
Kudret ve yüceliğine sınır çekilemeyen o (Allah), kulunu (Muhammed as.) bir gece, kendisine bazı ayetleri göstermek için Mescidiharam'dan, çevresini mübarek kıldığımız Mescidiaksa'ya (en uzak mescit) götürdü. Muhakkak ki o, hakkıyla işiten, hakkıyla görendir.
Veya senin altından bir evin olmadıkça ya da sen göğe çıkmadıkça ve bize oradan okuyacağımız bir kitap indirmedikçe senin göğe çıkmana da asla inanmayız.” Şöyle de: “Kudret ve yüceliğine sınır çekilemeyen sadece Rabb’imdir. Ben ise ancak elçi olarak gönderilen (her açıdan sınırlı) bir beşerim.”
Ve şöyle derler: “Sen, kudret ve yüceliğine sınır çekilemeyen Rabb’imizsin. Rabb’imizin vaadi ise mutlaka gerçekleşecektir.”
Allah'ın çocuk edinmesi olur şey (iş) değil! O, bundan münezzehtir. Bir işi karara bağlamak isterse ona sadece “Ol!” der, (o iş) hemen olur.
"Rahman evlat edindi." dediler. Allah’ın onunla ilgisi olmaz. Evlat dedikleri kişiler ikram görmüş kullardır.
Balık sahibini de (Yunus as.) (hatırla). Hani öfkelenerek çekip gitmişti de bizim kendisini (cezalandırıp) güç durumda bırakmayacağımızı sanmıştı. Derken (balığın karnında) karanlıklar içinde “Senden başka hiçbir ilah yoktur. Zatına sınır çizilemeyen sadece Rabb’imizdir. Ben gerçekten (nefsine) zulmedenlerden oldum.” diye yalvarmıştı.
Allah asla çocuk edinmemiştir; onunla birlikte ilah da yoktur. Aksi takdirde, her ilah kendi yarattığına gider (onunla ilgilenir); mutlaka onlardan biri diğerine üstün gelirdi. Allah, onların nitelemeleriyle kudret ve yüceliğine sınır çekilemeyendir.
Duyduğunuz zaman, bu konuda konuşmak bize yakışmaz. Sen, kudret ve yüceliğine sınır çekilemeyensin! “Bu büyük ve çok kötü bir iftiradır.” demeniz gerekmez miydi?
Onlar, “Seni tenzih ederiz. Seni bırakıp da başka dostlar edinmek bizim için yakışık almaz fakat sen onlara ve atalarına o kadar bol nimet verdin ki sonunda (seni) anmayı unuttular ve hâlleri duman olan bir kavim oldular.” derler.
Fakat oraya varınca ona şöyle seslenildi: “Ateşin bulunduğu yerdeki ve çevresindeki herkes mübarek kılınmıştır. Âlemlerin Rabbi olan Allah, kudret ve yüceliğine sınır çekilemeyendir.
Rabb’in, dilediğini yaratır ve (elçi olarak) seçer. Onların (elçi) seçme hakkı yoktur. Kudret ve yüceliğine sınır çekilemeyen Allah, onların ortak koştuklarından üstündedir!
Sizi yaratan, sonra sizi rızıklandıran, sonra sizi öldüren, sonra da sizi diriltecek olan Allah’tır. Ona koştuğunuz ortaklardan böyle bir şeyi yapabilecek var mıdır? O, kudret ve yüceliğine sınır çekilemeyen (Allah), onların ortak koştuklarından üstündedir!
Melekler, “Sen, kudret ve yüceliğine sınır çekilemeyensin.” derler, “Bizim velimiz sensin, onlar değil! Hayır, onlar cinlere tapıyorlardı; çoğu onlara inanmıştı”
Yerin bitirdiklerinden, kendi nefislerinden ve daha bilmedikleri şeylerden bütün çiftleri yaratan (Allah), kudret ve yüceliğine sınır çekilemeyendir.
Her şeyin melekutu (hükümranlık ve mülkü) elinde bulunan (Allah), kudret ve yüceliğine sınır çekilemeyendir. Siz ona döndürüleceksiniz.
Onlar Allah'ı gereği gibi bilemediler. Oysa kıyamet günü yer tamamen O'nun avucundadır ve gökler sağ elinde dürülmüştür. O, kudret ve yüceliğine sınır çekilemeyen (Allah), onların ortak koştuklarından üstündedir!
Bu sayfa yardımcı oldu mu?