أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Türkçe Deyim

yakışık almamak

yakışık almamak Deyim yerinde olmamak, uygun düşmemek.

— Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü

Deyimin Geçtiği Ayet/Ayetler

8/Enfal-67
مَا كَانَ لِنَبِيٍّ اَنْ
Bu kelime "esir almak" deyiminde vurgulanmış
يَكُونَ
Bu kelime "esir almak" deyiminde vurgulanmış
لَـهُٓ اَسْرٰى
Bu kelime "esir almak" deyiminde vurgulanmış
حَتّٰى يُثْخِنَ
Bu kelime "ağırlığını (ortaya) koymak" deyiminde vurgulanmış
فِي الْاَرْضِۜ تُر۪يدُونَ عَرَضَ الدُّنْيَاۗ وَاللّٰهُ يُر۪يدُ الْاٰخِرَةَۜ وَاللّٰهُ عَز۪يزٌ حَك۪يمٌ

Bir nebi için yeryüzünde tam olarak ağırlığını koymadan esir almak yakışık almaz. Siz dünya varlığını istiyorsunuz Allah ise (sizin için) ahireti istiyor. Allah yücedir, hakimdir.

9/Tevbe-122
وَمَا كَانَ الْمُؤْمِنُونَ لِيَنْفِرُوا كَٓافَّةًۜ فَلَوْلَا نَفَرَ مِنْ كُلِّ فِرْقَةٍ مِنْهُمْ طَٓائِفَةٌ لِيَتَفَقَّهُوا فِي الدّ۪ينِ وَلِيُنْذِرُوا قَوْمَهُمْ اِذَا
Bu kelime "geri dönmek " deyiminde vurgulanmış
رَجَعُٓوا
Bu kelime "geri dönmek " deyiminde vurgulanmış
اِلَيْهِمْ لَعَلَّهُمْ يَحْذَرُونَ۟

Mü'minlerin toptan savaşa çıkmaları yakışık almaz. Her kabileden bir grubun dini iyi öğrenmek ve kavimleri geri döndüklerinde onları uyarmak üzere geride kalmaları gerekmez mi? Olur ki böylece sakınırlar.

12/Yusuf-38
وَاتَّبَعْتُ مِلَّةَ اٰبَٓاء۪ٓي اِبْرٰه۪يمَ وَاِسْحٰقَ وَيَعْقُوبَۜ مَا كَانَ لَـنَٓا اَنْ نُشْرِكَ بِاللّٰهِ مِنْ شَيْءٍۜ ذٰلِكَ مِنْ فَضْلِ اللّٰهِ عَلَيْنَا وَعَلَى النَّاسِ وَلٰكِنَّ اَكْثَرَ النَّاسِ لَا يَشْكُرُونَ

Atalarım İbrahim, İshak ve Yakup’un dinine uydum. Allah'a herhangi bir şeyi şirk koşmamız bizim için yakışık almaz. Bu, Allah'ın bize ve insanlara olan fazlındandır. Fakat insanların çoğu şükrünü bilmez.

25/Furkan-18
قَالُوا سُبْحَانَكَ مَا كَانَ يَنْبَغ۪ي لَـنَٓا اَنْ نَتَّخِذَ
Bu kelime "dost edinmek " deyiminde vurgulanmış
مِنْ دُونِكَ مِنْ اَوْلِيَٓاءَ
Bu kelime "dost edinmek " deyiminde vurgulanmış
وَلٰكِنْ مَتَّعْتَهُمْ وَاٰبَٓاءَهُمْ حَتّٰى نَسُوا الذِّكْرَۚ وَكَانُوا قَوْماً بُوراً
Bu kelime "hâli (hâlleri) duman olmak" deyiminde vurgulanmış

Onlar, “Seni tenzih ederiz. Seni bırakıp da başka dostlar edinmek bizim için yakışık almaz fakat sen onlara ve atalarına o kadar bol nimet verdin ki sonunda (seni) anmayı unuttular ve hâlleri duman olan bir kavim oldular.” derler.

Bu sayfa yardımcı oldu mu?

Geri bildiriminiz için teşekkürler!
Güncelleme: 29.06.2025
Paylaş: