أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Türkçe Deyim

ısrar etmek

ısrar etmek Deyim 1) bir konuda, bir düşüncede sürekli direnmek, ayak diremek; 2) çok istemek.

— Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü

İlgili Deyimler

Deyimin Geçtiği Ayet/Ayetler

3/Aliimran-135
وَالَّذ۪ينَ اِذَا فَعَلُوا
Bu kelime "(biriyle) ilişkiye girmek " deyiminde vurgulanmış
فَاحِشَةً
Bu kelime "(biriyle) ilişkiye girmek " deyiminde vurgulanmış
اَوْ ظَلَمُٓوا اَنْفُسَهُمْ ذَكَرُوا اللّٰهَ فَاسْتَغْفَرُوا لِذُنُوبِهِمْۖ وَمَنْ يَغْفِرُ الذُّنُوبَ اِلَّا اللّٰهُۖ وَلَمْ يُصِرُّوا عَلٰى مَا فَعَلُوا وَهُمْ يَعْلَمُونَ

Ve (yine) onlar, (biriyle gayrimeşru) ilişkiye girdiklerinde veya (bir şekilde) kendilerine zulmettiklerinde Allah'ı hatırlayarak günahlarının bağışlanmasını dilerler. Günahları Allah'tan başka kim bağışlayabilir ki? Onlar, işledikleri (kötü) fiillerde, bile bile ısrar etmezler.

45/Casiye-7
وَيْلٌ
Bu kelime "yazıklar olsun" deyiminde vurgulanmış
لِكُلِّ اَفَّاكٍ اَث۪يمٍۙ

Yazıklar olsun her bir günahkâr yalancıya!

45/Casiye-8
يَسْمَعُ اٰيَاتِ اللّٰهِ تُتْلٰى عَلَيْهِ ثُمَّ يُصِرُّ مُسْتَكْبِراً كَاَنْ لَمْ يَسْمَعْهَاۚ فَبَشِّرْهُ بِعَذَابٍ اَل۪يمٍ

Kendisine okunan Allah’ın ayetlerini işitir sonra sanki hiç işitmemiş gibi, büyüklenmekte ısrar eder. Onu acıklı bir azapla müjdele.

45/Casiye-9
وَاِذَا عَلِمَ مِنْ اٰيَاتِنَا شَيْـٔاًۨ اتَّخَذَهَا
Bu kelime "alaya almak" deyiminde vurgulanmış
هُزُواًۜ
Bu kelime "alaya almak" deyiminde vurgulanmış
اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمْ عَذَابٌ مُه۪ينٌۜ
Bu kelime "yerden yere vurmak" deyiminde vurgulanmış

(O) ayetlerimizden bir şey öğrendiği zaman onu alaya alır. Onlar için yerden yere vurucu bir azap vardır!

45/Casiye-10
مِنْ وَرَٓائِهِمْ جَهَنَّمُۚ وَلَا يُغْن۪ي عَنْهُمْ مَا كَسَبُوا شَيْـٔاً وَلَا مَا اتَّخَذُوا
Bu kelime "dost edinmek " deyiminde vurgulanmış
مِنْ دُونِ اللّٰهِ اَوْلِيَٓاءَۚ
Bu kelime "dost edinmek " deyiminde vurgulanmış
وَلَهُمْ عَذَابٌ عَظ۪يمٌۜ

Arkalarında cehennem var. Kazandıkları da, Allah'tan başka edindikleri dostlar da kendilerinden bir şey savamaz. Onlar için büyük bir azap vardır.

56/Vakıa-46
وَكَانُوا يُصِرُّونَ عَلَى الْحِنْثِ الْعَظ۪يمِۚ

Büyük günah üzerinde ısrar ediyorlardı.

71/Nuh-7
وَاِنّ۪ي كُلَّمَا دَعَوْتُهُمْ
Bu kelime "davet etmek " deyiminde vurgulanmış
لِتَغْفِرَ لَهُمْ جَعَلُٓوا اَصَابِعَهُمْ ف۪ٓي اٰذَانِهِمْ وَاسْتَغْشَوْا ثِيَابَهُمْ وَاَصَرُّوا وَاسْتَكْبَرُوا اسْتِكْبَاراًۚ

Ve ben onları mağfiret buyurman için her davet ettiğimde onlar parmaklarını kulaklarına tıkadılar ve esvaplarına büründüler ve ısrar ettiler ve kibirlendikçe kibirlendiler.

Bu sayfa yardımcı oldu mu?

Geri bildiriminiz için teşekkürler!
Güncelleme: 16.12.2025
Paylaş: