أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Türkçe Deyim

yeğ tutmak

yeğ tutmak Deyim Bir şeyi öbürüne göre daha iyi, üstün veya önemli saymak; yeğ tutmak, tercih etmek.

— Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü

Deyimin Geçtiği Ayet/Ayetler

9/Tevbe-23
يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا لَا
Bu kelime "dost edinmek " deyiminde vurgulanmış
تَتَّخِذُٓوا
Bu kelime "dost edinmek " deyiminde vurgulanmış
اٰبَٓاءَكُمْ وَاِخْوَانَكُمْ اَوْلِيَٓاءَ
Bu kelime "dost edinmek " deyiminde vurgulanmış
اِنِ اسْتَحَبُّوا الْكُفْرَ عَلَى الْا۪يمَانِۜ وَمَنْ يَتَوَلَّهُمْ
Bu kelime "dostluk etmek " deyiminde vurgulanmış
مِنْكُمْ فَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الظَّالِمُونَ

Ey iman edenler! Eğer küfrü imana yeğ tutarlarsa babalarınızı ve kardeşlerinizi dost edinmeyin. İçinizden kim onlarla dostluk ederse işte onlar zalimdirler.

14/İbrahim-3
اَلَّذ۪ينَ يَسْتَحِبُّونَ الْحَيٰوةَ الدُّنْيَا عَلَى الْاٰخِرَةِ وَيَصُدُّونَ عَنْ سَب۪يلِ اللّٰهِ وَيَبْغُونَهَا عِوَجاًۜ اُو۬لٰٓئِكَ ف۪ي ضَلَالٍ بَع۪يدٍ

Onlar ki dünya hayatını biricik sevgi nesnesi olarak seçip² onu ahiret [düşüncesine bütünüyle] yeğ tutarlar ve başkalarını Allah’ın yolundan çevirip onu eğri ve dolambaçlı göstermeye çalışırlar. İşte çok derin, onulmaz bir sapıklık içinde olan, böyleleridir.

16/Nahıl-107
ذٰلِكَ بِاَنَّهُمُ اسْتَحَبُّوا الْحَيٰوةَ الدُّنْيَا عَلَى الْاٰخِرَةِۙ وَاَنَّ اللّٰهَ لَا
Bu kelime "hidayete ermek" deyiminde vurgulanmış
يَهْدِي
Bu kelime "hidayete ermek" deyiminde vurgulanmış
الْقَوْمَ الْكَافِر۪ينَ

Bu, onların dünya hayatını, ahirete yeğ tutmalarından ve Allah'ın da inkâr eden bir kavmi hidayete erdirmemesindendir.

41/Fussilet-17
وَاَمَّا ثَمُودُ فَهَدَيْنَاهُمْ فَاسْتَحَبُّوا الْعَمٰى عَلَى الْهُدٰى فَاَخَذَتْهُمْ صَاعِقَةُ الْعَذَابِ الْهُونِ بِمَا كَانُوا يَكْسِبُونَۚ

Semud'aysa yol gösterdik de onlar, körlüğü, doğru yola yeğ tutup sevdiler; onları da kazandıklarına karşılık alçaltıcı bir azap yıldırımı yakaladı.

59/Haşir-9
وَالَّذ۪ينَ تَبَوَّؤُ الدَّارَ وَالْا۪يمَانَ مِنْ قَبْلِهِمْ يُحِبُّونَ مَنْ هَاجَرَ
Bu kelime "göç etmek (eylemek) " deyiminde vurgulanmış
اِلَيْهِمْ وَلَا يَجِدُونَ ف۪ي صُدُورِهِمْ حَاجَةً مِمَّٓا اُو۫تُوا وَيُؤْثِرُونَ عَلٰٓى اَنْفُسِهِمْ وَلَوْ كَانَ بِهِمْ خَصَاصَةٌۜ وَمَنْ يُوقَ شُحَّ نَفْسِه۪ فَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَۚ
Bu kelime "felah bulmak " deyiminde vurgulanmış

Onlardan önce o yurda yerleşen ve imana sarılanlar, göç edenleri, kendilerine yeğ tutarlar. Onlara verilenlerden, içlerinde bir rahatsızlık duymazlar. Kendilerinin ihtiyaçları olsa bile onlar kendileri için önde gelir. Kim nefsinin cimriliğinden korunursa işte onlar felah bulanlardır.

Bu sayfa yardımcı oldu mu?

Geri bildiriminiz için teşekkürler!
Güncelleme: 29.06.2025
Paylaş: