أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Türkçe Deyim

geri çevirmek

geri çevirmek Deyim 1) geri vermek, geldiği yere göndermek, iade etmek;

— Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü

İlgili Deyimler

Deyimin Geçtiği Ayet/Ayetler

2/Bakara-109
وَدَّ كَث۪يرٌ مِنْ اَهْلِ الْكِتَابِ لَوْ يَرُدُّونَكُمْ مِنْ بَعْدِ ا۪يمَانِكُمْ كُفَّاراًۚ حَسَداً مِنْ عِنْدِ اَنْفُسِهِمْ مِنْ بَعْدِ مَا تَبَيَّنَ لَهُمُ الْحَقُّۚ فَاعْفُوا وَاصْفَحُوا
Bu kelime "anlayış göstermek " deyiminde vurgulanmış
حَتّٰى يَأْتِيَ اللّٰهُ بِاَمْرِه۪ۜ اِنَّ اللّٰهَ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَد۪يرٌ
Bu kelime "gücü yetmek " deyiminde vurgulanmış

Kitap ehlinin çoğu, kendilerine gerçek bütün açıklığıyla belli olduktan sonra sırf nefislerindeki kıskançlık yüzünden sizi iman etmenizden sonra küfre geri çevirmek istediler. Siz onları affedin ve Allah'ın hükmü gelinceye kadar onlara anlayış gösterin. Kesinlikle Allah, her şeye gücü yetendir.

3/Aliimran-149
يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا اِنْ تُط۪يعُوا الَّذ۪ينَ كَفَرُوا يَرُدُّوكُمْ عَلٰٓى اَعْقَابِكُمْ فَتَنْقَلِبُوا خَاسِر۪ينَ
Bu kelime "hüsrana uğramak " deyiminde vurgulanmış

Ey iman edenler! Eğer inkâr edenlerin sözlerine uyarsanız sizi ökçelerinizin üzerine geri çevirirler de hüsrana uğrayanlardan olursunuz.

6/Enam-27
وَلَوْ تَرٰٓى اِذْ وُقِفُوا عَلَى النَّارِ فَقَالُوا يَا لَيْتَنَا نُرَدُّ وَلَا نُكَذِّبَ بِاٰيَاتِ رَبِّنَا وَنَكُونَ مِنَ الْمُؤْمِن۪ينَ

Ateşin önünde durdurulduklarında onları bir görsen… Derler ki “Keşke (dünyaya) geri çevrilseydik de Rabb’imizin ayetlerini yalanlamasaydık ve mü'minlerden olsaydık.”

6/Enam-28
بَلْ بَدَا
Bu kelime "(bir durum) açığa çıkmak " deyiminde vurgulanmış
لَهُمْ مَا كَانُوا يُخْفُونَ
Bu kelime "(bir şeyi) gizli tutmak " deyiminde vurgulanmış
مِنْ قَبْلُۜ وَلَوْ رُدُّوا لَعَادُوا لِمَا نُهُوا عَنْهُ وَاِنَّهُمْ لَكَاذِبُونَ

Hayır, daha önce gizli tuttukları açığa çıktı. Şayet (dünyaya) geri çevrilseler bile sakındırıldıkları şeylere yine döneceklerdir. Çünkü onlar, gerçekten yalancıdırlar.

7/Araf-53
هَلْ يَنْظُرُونَ اِلَّا تَأْو۪يلَهُۜ يَوْمَ يَأْت۪ي تَأْو۪يلُهُ يَقُولُ الَّذ۪ينَ نَسُوهُ مِنْ قَبْلُ قَدْ جَٓاءَتْ رُسُلُ رَبِّنَا بِالْحَقِّۚ فَهَلْ لَنَا مِنْ شُفَعَٓاءَ فَيَشْفَعُوا لَـنَٓا اَوْ نُرَدُّ فَنَعْمَلَ غَيْرَ الَّذ۪ي كُنَّا نَعْمَلُۜ قَدْ خَسِرُٓوا
Bu kelime "hüsrana uğramak " deyiminde vurgulanmış
اَنْفُسَهُمْ وَضَلَّ عَنْهُمْ مَا كَانُوا يَفْتَرُونَ۟

Onun tevilinden başkasına bakmazlar mı? Onun tevilinin geleceği gün, daha önce onu unutanlar, diyecekler ki “Gerçekten Rabb’imizin elçileri bize hakkı getirmişlerdi. Şimdi bize şefaat edecek şefaatçiler var mıdır? Veya geri çevrilsek de işlediklerimizden başkasını yapsak.” Gerçek şu ki onlar, kendilerini hüsrana uğratmışlardır, “uydurdukları varlıklar (ilahlar) da onları yüzüstü bırakmıştır.”*

9/Tevbe-94
يَعْتَذِرُونَ اِلَيْكُمْ اِذَا
Bu kelime "geri dönmek " deyiminde vurgulanmış
رَجَعْتُمْ
Bu kelime "geri dönmek " deyiminde vurgulanmış
اِلَيْهِمْۜ قُلْ لَا تَعْتَذِرُوا لَنْ نُؤْمِنَ لَكُمْ قَدْ نَبَّاَنَا اللّٰهُ مِنْ اَخْبَارِكُمْۜ وَسَيَرَى اللّٰهُ عَمَلَكُمْ وَرَسُولُهُ ثُمَّ تُرَدُّونَ اِلٰى عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُمْ
Bu kelime "haber vermek " deyiminde vurgulanmış
بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ

(Seferden) onların yanına geri döndüğünüzde sizden özür dileyecekler. De ki “(Boşuna) özür dilemeyin! Size asla inanmayız. Allah elbette haberlerinizi bize bildirmiştir. İş(ler)inizi Allah da görecektir, Elçisi de. Sonra da gaibi de şahit olunanı da bilene geri çevrileceksiniz ve yaptıklarınızı size haber verecektir.”

9/Tevbe-105
وَقُلِ اعْمَلُوا فَسَيَرَى اللّٰهُ عَمَلَكُمْ وَرَسُولُهُ وَالْمُؤْمِنُونَۜ وَسَتُرَدُّونَ اِلٰى عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُمْ
Bu kelime "haber vermek " deyiminde vurgulanmış
بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَۚ

“Yapacağınızı yapın. Allah sizin yaptığınızı görecektir. Onun elçisi ve mü'minler de… Sonra da gaibi de şahit olunanı da bilene geri çevrileceksiniz ve o yaptıklarınızı size haber verecektir.” de.

10/Yunus-30
هُنَالِكَ تَبْلُوا كُلُّ نَفْسٍ مَٓا اَسْلَفَتْ وَرُدُّٓوا اِلَى اللّٰهِ مَوْلٰيهُمُ الْحَقِّ وَضَلَّ عَنْهُمْ مَا كَانُوا يَفْتَرُونَ۟

İşte orada her can önceden işlemiş olduklarını görür. Hepsi gerçek Mevlaları olan Allah'a geri çevrilmiş, uydurdukları şeyler ise yanlarından kaybolmuştur.

10/Yunus-107
وَاِنْ يَمْسَسْكَ اللّٰهُ بِضُرٍّ فَلَا كَاشِفَ لَهُٓ اِلَّا هُوَۚ وَاِنْ يُرِدْكَ بِخَيْرٍ فَلَا رَٓادَّ لِفَضْلِه۪ۜ يُص۪يبُ بِه۪ مَنْ يَشَٓاءُ مِنْ عِبَادِه۪ۜ وَهُوَ الْغَفُورُ الرَّح۪يمُ

Eğer Allah’tan bir zarar görürsen onu yine ondan başka giderecek yoktur. Eğer senin için bir hayır dilerse onun fazlını da geri çevirecek yoktur. O bunu kullarından dilediğine verir. O, bağışlayıcıdır, merhamet edicidir.

11/Hud-76
يَٓا اِبْرٰه۪يمُ اَعْرِضْ عَنْ هٰذَاۚ اِنَّهُ قَدْ جَٓاءَ اَمْرُ رَبِّكَۚ وَاِنَّهُمْ اٰت۪يهِمْ عَذَابٌ غَيْرُ مَرْدُودٍ

(Melekler dediler ki) Ey İbrahim! Bundan vazgeç. Çünkü Rabb’inin emri gelmiştir. Ve onlara, geri çevrilmez kesin bir azap vardır!

13/Ra'd-11
لَهُ مُعَقِّبَاتٌ مِنْ بَيْنِ يَدَيْهِ وَمِنْ خَلْفِه۪ يَحْفَظُونَهُ
Bu kelime "(birini) görüp gözetmek " deyiminde vurgulanmış
مِنْ اَمْرِ اللّٰهِۜ اِنَّ اللّٰهَ لَا يُغَيِّرُ مَا بِقَوْمٍ حَتّٰى يُغَيِّرُوا
Bu kelime "huyunu suyunu değiştirmek" deyiminde vurgulanmış
مَا
Bu kelime "huyunu suyunu değiştirmek" deyiminde vurgulanmış
بِاَنْفُسِهِمْۜ
Bu kelime "huyunu suyunu değiştirmek" deyiminde vurgulanmış
وَاِذَٓا اَرَادَ اللّٰهُ بِقَوْمٍ سُٓوءاً فَلَا مَرَدَّ لَهُۚ وَمَا لَهُمْ مِنْ دُونِه۪ مِنْ وَالٍ

Her kişinin önünde ve arkasında onu takip eden ve Allah’ın emriyle görüp gözetenler (melekler) var. Bir toplum huyunu suyunu (iyi davranışlarını) değiştirmedikçe Allah onların durumunu değiştirmez. Allah bir topluma kötülük dilerse onu geri çevirecek yoktur, onların ondan (Allah’tan) başka velileri de yoktur.

18/Kehif-64
قَالَ ذٰلِكَ مَا كُنَّا نَبْغِۗ فَارْتَدَّا عَلٰٓى اٰثَارِهِمَا قَصَصاًۙ

Musa, işte aradığımız o idi, dedi. Hemen izlerinin üzerine geri çevrildiler.

21/Enbiya-40
بَلْ تَأْت۪يهِمْ بَغْتَةً فَتَبْهَتُهُمْ فَلَا
Bu kelime "üstesinden gelmek" deyiminde vurgulanmış
يَسْتَط۪يعُونَ
Bu kelime "üstesinden gelmek" deyiminde vurgulanmış
رَدَّهَا وَلَا
Bu kelime "göz açtırmamak " deyiminde vurgulanmış
هُمْ
Bu kelime "göz açtırmamak " deyiminde vurgulanmış
يُنْظَرُونَ
Bu kelime "göz açtırmamak " deyiminde vurgulanmış

Hayır o, onlara ansızın gelecek de kendilerini şaşkına çevirecek. Artık onu geri çevirmenin üstesinden gelemezler, kendilerine de göz açtırılmaz.

Bu sayfa yardımcı oldu mu?

Geri bildiriminiz için teşekkürler!
Güncelleme: 20.07.2025
Paylaş: